Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri Talat Bulut, Öğretmenlik Meslek Kanunu ÖMK’nın görüşüldüğü komisyonda eski milli eğitim bakanı, şu an ki komisyon başkanı Mahmut Özer ile yaşanan gerginlik ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu.
Öğretmen camiasının yakından takip ettiği Öğretmenlik Meslek Kanunun ÖMK düzenlenmesinin görüşmelerine Milli Eğitim komisyonunda devam ediyor. Tartışmalı bir çok maddenin yer aldığı düzenlemenin görüşmelerinde geçtiğimiz gün eski milli eğitim bakanı aynı zaman da milli eğitim komisyon başkanı olan Mahmut Özer ile yetkili sendika memur sen arasında gerginlik yaşanmıştı. Yaşanan gerginlikle beraber Özer’in açıklamalarına göre Öğretmenlik Meslek Kanununun ilk uygulamaya alındığı dönemde sadece Eğitim Bir Sen’in görüşlerinin alındığı anlaşıldı. Bu açıklama sonrasında bir çok sendikadan tepkiler gelirken, aynı zamanda Eğitim Bir Sen’den de açıklama geldi. Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri Talat Bulut, uzun bir açıklama sonrasında, sözlerini “Söylenecek çok söz, sorulacak çok soru var ancak biz takdiri kamuoyuna bırakarak komisyon başkanımızın bundan sonraki performansını takip edeceğimizi belirtiyoruz.” ifadeleri ile tamamladı.
İşte Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri Talat Bulut’un o açıklamaları..
***DÜZELTELİM, BİLGİLENDİRELİM***
Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinin meclis komisyonu görüşmeleri esnasında, komisyon başkanı Sayın Mahmut Özer’in, sendika temsilcilerine verdiği farklı konuşma süreleri ve gelen ilave süre talebi üzerine sergilediği tavrı anlamak, oluşturulan yanlış algıyı düzeltmek, başından beri sürece dair gerçek bilgileri kamuoyu ile paylaşmak mecburiyeti hasıl olmuştur. Şöyle ki; Milli Eğitim Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi’nin kısmı iptal kararı sonrası, süresi içerisinde kanunda revizyon yapmak için mevcut kanuna göre daha kapsamlı bir çalışma başlattı.
Bakanlık ilk çalışma metnini, söylendiği gibi bizimle değil kendi birimleriyle yaptı ve devamında sendikalarla istişare etti. Hangi sendikalarla, hangi yöntemle, ne düzeyde çalışıldığı ise hiçbir zaman bizim meselemiz olmadı. Kaldı ki sendikalar dahil ilgili bir çok kurumun kanun taslağı çalışması, kanunun gündeme geldiği önceki dönemlerde zaten kamuoyu ile paylaşılmıştı. Biz de yetkili sendika olarak çok önceden yapılan ve kamuoyuna açıklanan çalışmamız üzerinden öneride bulunduk, katkı sunduk. Her adımımız kamuoyuna açık bir şekilde yürütüldü.
Durum böyleyken ve başından beri iyi niyetle, şeffaf bir süreç yürütülürken, komisyon başkanı Sayın Mahmut Özer’in, hangi ihtiyaçtan kaynaklandığını anlayamadığımız bir şekilde, hem bakanlığı hem de sendikamızı töhmet altında bırakan cümleleri neden sarf ettiğini anlayamadık. Bakanlığı döneminde çıkarılan, daha ilk uygulamasında kevgire dönen ve AYM kararı ile uygulanamaz hale gelen kanunun müsebbibi komisyon başkanının meclis tutanaklarına geçen, “Niye o zaman diğer sendikalar süreçlere dâhil edilmedi?” sorusu eşliğinde; atılan her adıma karşı çıkan ve sendikacılığı hakaret etmekten ibaret zanneden sendikaların şovu ve sol basının köpürttüğü, çelişkiler içinde ilginç bir o kadar da tuhaf bir mizanseni izliyoruz.
Söylenecek çok söz, sorulacak çok soru var ancak biz takdiri kamuoyuna bırakarak komisyon başkanımızın bundan sonraki performansını takip edeceğimizi belirtiyoruz.
Öğretmene şiddete getirilen yaptırımlar ve yirmi yılı dolan bütün öğretmenlere verilen başöğretmenlik hakkını önemsiyor, eksik kalan kısımların giderilmesi için, gösterilen kıvraklığa ve atılan iftiralara aldırmadan takibe devam ediyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur